Dünya
Afrika’da Malcolm X ne kadar tanınıyor?
Amerika’da hunharca yaşanan ırk ayrımcılığına, önceleri sadece bir siyah olarak karşı duran, sonra şereflendiği İslam ile onlara Müslümanca bir tavrı sergileyen Malcolm X / Malik El Şahbaz’ı Afrika’da sorduk.
Ä°nsanın ve evrenin yaratılışı Allah’ın en önemli ayetlerindendir. Allah bu ayetlerini insanların gözünün içine sokarcasına kimini beyaz, kimini de siyah yaratmıştır. Siyahın beyaza, beyazın ise siyaha karşı bir üstünlüğünün olmadığını da haber verir.
Ne var ki insanoğlu, bu üstünlük kavgasını hep yaşayagelmiştir. Kendini başkalarından özel ve üstün görecek bir sebep hep bulmuştur. Bir dönem renk olmuş, bir dönem ırk, başka zaman ekonomik seviyeler...
Amerika’da hunharca yaÅŸanan ırk ayrımcılığına, önceleri sadece bir siyah olarak karşı duran, sonra ÅŸereflendiÄŸi Ä°slam ile onlara Müslümanca bir tavrı sergileyen Malcolm X / Malik El Åžahbaz’ı Afrika’da sorduk. Ä°slam olmanın yanında, renk benzerlikleri onları nasıl baÄŸlamış diye merak ettik.
Mısır'dan Hasan el- Benna, Çeçenistan’dan Åžeyh Åžamil, Hindistan’dan Nedvi ailesi, Pakistan’dan Mevdudi, Güney Afrika’dan Ä°mam Abdullah Harun, Bosna’dan Aliya… Bizim için rengin ve coÄŸrafyanın deÄŸeri, sadece yetiÅŸtiÄŸi kaynağı bilmek için lazım. Ama ya Afrika?
"Müslüman mı?"
Müslümanların içinden Malcolm X’in Müslüman olduÄŸunu bilmeyenlere rastladık. Ä°smine bakınca onu bir gayrimüslim zannettiler. Sömürgeci Batı, insanın en temel ihtiyacı olan gıdayı kısınca, onu midesinden baÄŸlamış. Açlıkla mücadele hayatın birinci gayesi haline getirilmiÅŸ bir toplum, kendine özgürlük vadeden bir lideri deÄŸil, karın doyuracak ameli önemsemiÅŸ.
“Ä°nanan insanın mazereti yoktur.” diye mücadeleye baÅŸlayan bir lider, elbette ki, “ölümü gözünde küçültmek” zorundadır. “Size hoÅŸunuza gidecek ÅŸeyleri söylemek için gelmedim. Sadece doÄŸruları söyleyeceÄŸim.” diye baÅŸlayan bir hitabet, sadece kendine deÄŸil, dinleyen ve gönül verenlere de ağır bir yük yükleyecektir.
Mücadele tarzı
Afrikalı Müslümanlar, Malcolm X’i çok kavgacı bulurlarmış. Onlara göre kavgaya ve cedele ihtiyaç kalmadan, konuÅŸarak alınmalı özgürlük(!). “UÄŸruna ölmeye hazır deÄŸilseniz, özgürlük kelimesini lügatinizden çıkarın” diye haykıran bir adam, Afrika için ağır kaçmış. Onu benimsemekten ve ardından bir çığır açmaktan korkmuÅŸlar. Sanki baÅŸlarına yeni bir yumruk yemenin sebebi olacak diye ürkmüşler.
Bu nedenle de Müslümanlar bile, Martin Luther King’i daha çok benimsemiÅŸler. Yenilerini almak yerine, var olanı kaçırmamayı hedefleyince, düşmanı ürkütmeyen, sadece “insancıl” bir görüntüyle hak arayan birisi, onlar için daha güzel oluvermiÅŸ. Afrikalı kendini “SavaÅŸ sevmeyen, barışa alışık, sertlikten uzak…” bir toplum diye tanıtıyor.
Malik El-Åžahbaz, Amerika’yı bir rüya olarak deÄŸil, kâbus olarak tanımlıyordu. Afrika’nın gözünden he geçen gün daha çok “cici devlet, insanı ve deÄŸerlerini çok seven ÅŸefkatli kanat(!)” rolüne bürünen Amerika için Malcolm X yanlış bir tercih.
Bunun yerine, “Amerika’yı siyahların yönettiÄŸini rüyasında gören” ve sadece sivil direniÅŸi temsil eden Martin Luther King, daha çok sevildi ve yayıldı. Veya yaydılar. Zalime, zalim diyemeyen bir sessiz ve hareketsiz mücadele istendi. Yıllarca sömüren Batı'nın yerine, kendilerini Amerika’nın ÅŸefkatli(!) kanatlarının altına bıraksınlar diye…
Tanımaktan korktular
Afrika’nın uyumasını uyanıklığından daha çok seven güçler, onlara gerçek liderleri tanıtmadı. Afrika, kendi içinden toplumları sürükleyecek liderler çıkaramadı. Veya bu liderler topluma yeterince gösterilmedi. Ama baÅŸka yerlerde olanları da göstermediler. Renklerinin ortaklığına raÄŸmen, Malcolm X’i ve mücadelesini tanımamak onları yolda yalnız bıraktı. “Afrika’da Malcolm X ile ilgili Fransızca kitap bulabilir miyiz?” diye sorduÄŸumda, “Bilemem. Ama sanırım bulunur.” gibi şüpheli bir cevabı aldık.
Üniversite gençliği üzerinde çalışan IMB gibi bazı derneklerin ona dair etkinlikleri arada bir oluyor. Ama bu yıl vefat yıldönümünde herhangi bir etkinlik de yapılmadı.
En önemlisi, bu toprakların insanı haline razı olmak zorunda bırakılmış. O kadar benimsediler ki, daha iyisini kendi imkânlarıyla alabileceklerine inanamadılar. Ve böylesine radikal(!) önderler onlar için çok da cazip olmadı.
Anahtar
Okul duvarına asılan bir sözü, okulun felsefe öğretmeni kendi sosyal medya hesabından, “EÄŸitim anahtardır.” diye paylaÅŸmış. Bu topraklarda da tohum var. Sadece birkaç damla yaÄŸmura ihtiyaç var.
Okul duvarındaki bu söz sadece bir süs deÄŸildir. Bir gelecek inÅŸasıdır. Bu çatı altında bulunan gençler için bir modeldir. Yarınlara, önden giden bir ayak izi olacak. Onun deyimiyle, “Tüm uyuyanları uyandırmak için bir tek uyanık yeter.” Biliyoruz ki, çok tanınmaz, çok bilinmez… Ama bunun devamı mutlaka gelecektir. Lider karakterli insanlar, sadece yaÅŸamlarıyla deÄŸil, ÅŸehadetleriyle de mesaj verirler.
Her yönüyle bu coÄŸrafyayı tanıtan, zulme direniÅŸin, hakkı ve hidayeti bulup onu haykırışın bir sembolü olarak Malcolm X'in, ÅŸehadetinin yıldönümünde tüm mazlumlara, ama özelde de renktaşı mazlumlara rehber olması dilek ve dualarımızla…
Haşim Akın yazdı
Henüz yorum yapılmamış.